“Birunili olmak geleceğe güvenle bakmak demektir”

“Birunili olmak geleceğe güvenle bakmak demektir”

    2021-2022 Eczacılık Fakültesi Mezunu Ravzanur Eker’in dilinden Biruni Üniversitesi

    Üniversitemiz, mesleğinde başarılı, yetkin, ne istediğini bilen, kendine güvenen, olanaklarının ve sorumluluklarının farkında, evrensel standartların bilincinde, kültürel farklılıklara saygı duyan, etik ve ahlak bilincine sahip bireyler yetiştirmenin gururunu yaşıyor. Eğitimin yaşam boyu sürdüğünün farkında olarak mezun olan öğrencilerimiz, sonsuza kadar kapıları açık olan Üniversitemize her zaman gelerek mesleki ve sosyal bilgilerinin üzerine yenisini eklemeyi sürdürüyor.

     

    2021-2022 Eczacılık Fakültesi mezunu Ravzanur Eker:

    “Bilgi artık her yerde; ben sosyal sermayenin gücüne ve sizi besleyen ortamlara inanıyorum. Bir çiçek dahi yerini sevmeyince büyümüyor.”

    Eczacılık bölümünü 3 farklı üniversitede okuyarak bitirdim, tüm bunların arasında bir ara okulu bıraktım Felsefe yazdım. Şimdi #YKS sonuçlarının açıklandığı haftada öğrenci arkadaşlarıma yazının sonunda bir soru bırakıyorum. Bundan yaklaşık 2 ay önce Linkedin’in bitki örtüsü biz yeni mezunların mezuniyet postlarıydı. Ben biraz da yeni tercih dönemini bekleyerek, salt bir mezuniyet postunun içinden çıkmak istedim. Tercih döneminde abimle izlediğimiz bir bilim kurgu dizi vardı. Dizide uzaya gidecek 100 insanı belirlerken başta doktorları, eczacıları ve yiyecekler için de çiftçileri seçiyorlardı. Abim o sırada dönüp ‘bak Dünyanın sonu da gelse sağlıkçılar işsiz kalmıyor’ demişti ve gülmüştük. Hakeza 1 ay sonra bu düşünceyle içten içe istediğim fakat emin olamadığım Bilgisayar Mühendisliği bölümünden önce Atatürk Üniversitesi Eczacılık Fakültesini yazdım. Bu tercih aslında biraz da biz Anadolu çocuklarının hayatı garanti altına alma şekliydi. Başta seçimimden mutlu olsam da girişimcilik kaslarım geliştikçe ve monoton hayatı istemediğimi fark ettikçe kafam iyice karışmaya başladı. Yeterince iyi karışmış olacak ki 3. sınıfın yazında yaşadığım sağlık sorunlarından sonra okulu bırakmaya karar verdim. Merkezi Yatay geçiş ile İstanbul Üniversitesi Felsefe bölümüne geçmeye karar verdim ve bölüme birincilikle yerleştim. Atatürk Üniversitesinden kaydımı sildirmeye giderken özel öğrenci programından haberdar oldum. İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesinde okuyabileceğimi, o sırada sağlık problemimi çözebileceğimi öğrendim. Başvurdum ve 1 ay sonra e-Devletten iki tane öğrenci belgesi alabiliyordum. Çünkü hem Felsefe bölümünün hem de Eczacılık Fakültesinin öğrencisiydim. Tabii ki yine Anadolu çocuğu Felsefe bölümünden kaydını sildirerek Eczacılık Fakültesine devam etti. Son sınıfta, Biruni Üniversitesi Eczacılık Fakültesini ziyaret ettim. O sırada fakültenin dekanı ve hayatımı değiştirecek hocalarımdan biri olan Prof. Dr. Ismail Tuncer Değim ile tanıştım. Girişimcilik alanındaki çalışmalarını, başarılarını görünce üniversite bonservisimi aldı ve özel üniversiteye geçtim. Hocam beni baskıcı ve sınırlandırılmış bir ortamdan alıp, özgür ve desteklenen bir ortamda fırsatlar verince bir sene içerisinde 5 farklı başarı aldık. TRT, Belgeselinde bir bölümü bizimle çekti, global alanda ilk ödülümüzü aldık. Böylece Anadolu’da ve İstanbul’da üniversite ve özel üniversite deneyimleyerek açık büfe yüksek öğretim hayatımı tamamlamış oldum. Hangisi iyiydi diye bana çok soran oluyor. Bilgi artık her yerde, ben sosyal sermayenin gücüne ve sizi besleyen ortamlara inanıyorum. Bir çiçek dahi yerini sevmeyince büyümüyor. Ne tesadüf ki sloganları da ‘Ona Değer’ idi. Şimdi benimle birlikte mezun olan 200 kişi dahil olmak üzere hepimiz ‘mesleğin ne?’ sorusuna aynı yanıtı veriyoruz. Fakat mezun olunca sizi farklı yapan anlatacağınız bir şey kalmıyorsa, büyük ve havalı bir kağıtta bir kaç imza olmuş ne fark eder?

    Biruni Üniversitesi‘nin kapısından girdiğim anda kendimi değerli hissetmiştim. Rektörüm Prof. Dr. Adnan Yüksel’e ve Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Tuncer Değim’e vermiş olduğu katkılar adına teşekkür ederim.